‘Olgunlaşmamış insanın özelliği, bir dava uğruna soylu bir biçimde ölmek istemesidir, olgun insanın özelliği ise bir dava uğruna gösterişsiz bir biçimde yaşamak istemesidir.’” Yıllar önce okumuştum çavdar tarlasında çocukları.. Okumayan varsa okusun cidden güzel bir kitap.. Şimdi ingilizce olarak okudum.
Bir insanın, başka fırsatları olmasına rağmen onları reddedip sürekli aynı kişiyle sevişmek istemesine, bu mutluluk verici duyguya ‘aşk’ denirdi..orhan pamuk masumiyet müzesi
Ankara'da bir haftalığına bizimle vakit geçirmek için gelen halamın kendince ilk göz ağrısıyım. Abisinin ilk kızıyım. Beni o kadar sevmiş gözlemlemiş ki, kim gelse hala anlatmaya doyamıyor
"Lise çağlarındayken köyde yaşayan halam kahvaltı sofrasında, dünyadaki tek gerçek sevgi annenin çocuğuna duyduğu sevgi demişti..Tabi o yaşlarda çok da idrak edemedim. Sadece bu lafı daha sonra şehirli kadınların da ağzından duyunca demek ki gerçeklik payı var dedim..Köylüsü şehirlisi aynı şeyi hissediyorsa diye. Köylü şehirli
Bugün hayatımda yaşadığın en manyakça diyaloğu yazmak istedim..Cidden daha manyağını yaşamadım
İnsanlarla ya yüz yüze diz dize konuşursunuz, ya da uzun uzun duygularınızı yazarsınız. Sanırım eskiden mektup bu yüzden önemliydi. Çünkü online anlık yazışma ve konuşmalar hep kısa,mimiklerden,jestlerden uzak, hep yanlış anlaşılmaya müsaittirler. O yüzden asla doyurucu bir iletişim kuramazsınız. Bu blogu yazmaya başladığımda dokunabilmek, anlaşılabilmek