Made with love by

İdilonline
7607
wp-singular,post-template-default,single,single-post,postid-7607,single-format-standard,wp-theme-stockholm,stockholm-core-2.0.2,select-theme-ver-6.1,ajax_fade,page_not_loaded,side_area_slide_with_content,,qode_menu_center,wpb-js-composer js-comp-ver-6.4.1,vc_responsive
Title Image

Dün çok yakın bir kız arkadaşım “bu kendi balonunda yaşıyor “dedi..Çok doğru tespit…Cidden balonunda yaşayan biriyim..Kiminin bir balonu yoktur,dar dünyası vardır, kiminin balonu yoktur,dünyası geniştir, kiminin balonu vardır,dünyası geniştir…BEn kendimi dünyası dar biri gibi görmüyorum.Geniş olduğunuda idda etmiyorum..Aynı insanlarla senelerce görüşüp, her defasında farklı şeyler yapabiliyorum..evin içindeki hayatta benim için öyle değil..herşey aynı değil evdede..mutlaka farklı bişey bulunuyor yapılacak..ben rutine inanıyorum..rutini eğlenceli hale getirmeyi seviyorum..ama tercihtir..insanlar faklı insanlarla farklı şeyler yapmaktan hoşlanabilir..bu çok benim tarzım değil..MEsela insanlar flörtleşerek eğlenebiliyorlar..cidden o insanlara imreniyorum..hatta zaman zaman bu konuda bu kdar moloz olduğum için kendime kızıyorum..bi insana odaklanıyorum..odaklandığımda onunla değişik şeyler yapmak hoşuma gidiyor..ama sanırım eğlenebilmenin şartı aynı kişiyle sadece ortak bir kaç nokta bulmak..sürekli birarada olmamak…o zaman farklı bişeyler yapabiliyorsun..işte o balonun içinde ancak belli zamanlarda yalnızlaşarak dünyanı genişletebiliyorsun..İnsanlar önce sana önyargıyla yaklaşıyorlar..en yakın kanka kız arkaşların bile ..BAkıyorlar herkesle muhabbet kurmuyorsun, kendi dünyana göre giyiniyorsun, etrafta kişiliğe has şeylere inanmıyorsun (moda gibi), seni tanımadan kırsala atıveriyorlar zihinlerinde..aslında çok aksızda değiller..ben kırsala ait bazı duyguların insanlarda hala varolması gerektiğine inanıyorum..ne de olsa insan fazlaca ortama ayak uydurduğunda saflığını yitiriyor..Tamamen saf kalamassın bu devirde..ama birazda kendimi koruma güdüsüyle davranıyorum..gerçekten sevdiğim ,çocukca bulduğum o tarafımı yitirmek istemiyorum…fazlaca förleşen insanların hayatlarına çok şey kattığına inanıyorum…ama saf taraflarını yitirdiklerini düşünüyorum..karşı cinsi kötü taraflarıyla iyi taraflarıyla tanıyıp, onları çok güzel idare ettiklerini düşünüyorum…Bi ilişkim olsa idare etmek de edilmekte istemem..acısıyla, tatlısıyla, zorluklarıyla,herşeyiyle bi yörüngede dengede kendiliğinden oturmasını isterim..uzun süreli mutluluğun sırı kimya..yani bence..böyle yazmak çok güzel,dökmek içini…ama belki de hep özel olması gerekir yazının…şunu farkettim..sen içini döktükçe şeffaflaşıyorsun insanların gözünde..şeffaflaştıkça gizemini yitiriyorsun..onu yitirdikçe bi müddet sonra insanlar böyle bişey olamaz diye sana inancını yitirmeye, laf olsun diye yazdığını düşünmeye başlıyorlar..fazlaca vakit geçirme şansı olanlar için aynı şeyler söz konusu değil tabikide..