Made with love by

İdilonline
7899
post-template-default,single,single-post,postid-7899,single-format-standard,stockholm-core-2.0.2,select-theme-ver-6.1,ajax_fade,page_not_loaded,side_area_slide_with_content,,qode_menu_center,wpb-js-composer js-comp-ver-6.4.1,vc_responsive
Title Image

Az önce üniversite yıllarında bu konuda tartıştığım arkadaşımın “seçim barajı düşürülsün” feryadını görünce şaşırdım..Sevgili atatürkçü , ileri cumhuriyetçi arkadaşım..Yıllar önce baraj çok yüksek en fazla yüzde 5 olsun dediğimizde, olurrrrrrrrrmuuuuuuuuuuuuuuuu delimisinnnnnnnnnnnn ya hadep meclise girerse…nolurrrrrrrrr biliyomusunnnnnnn….şimdi noldu? doğu artık komple onların…sen meclise sokup 20 milyon ne diyor derdi ne diye dinlemeden yok sayarsan, birileride gelir onların bu kinini kendi çıkarlarına göre kullanır..noldu da şimdi feryat ediyorsun? Demokratikleşme sürecinde yapılan ağır hatalar toplumların üstüne göçük gibi çöküyor zamanla…Bugün ileri demokrasiye sahip milletlerin tarihine baktığımızda hepsi eğitimle, bilimle,reformala, sanayi devrimiyle bu noktalara ulaşmışlar..gerek sosyal bilimler gerekse pozitif bilimler boşuna değil demekki…mesela bi laiklik kavramı 3 günde oluşmamış..tarifi 3 günde yapılmamış..Nice acılardan savaşlardan sonra toplumların refah düzeyde yaşayabilmesi için sosyologlar psikologlar v.s tarafından irdeleenrek uluslararası kavram olarak tanımlanmıştır..içi dolu bir kavramdır…Dünyanın neresine gidersen girt tanımı aynıdır…Sen olayı kendini dünyadan izole ederek tanıma uymadan kafana göre yorumlarsan çıkan sonuçlara akıl bile erdiremessin..Başlıyor adam bana göre laiklik diye anlatmaya…sen kimsin yaaa..kimsinde evrensel bi tanımı kıçına göre değiştirip yorumluyosun…İşte bizim milletimizin en boktan huyu…kavramları kendi çıkarına isteğine göre yontmak…KEza milliyetçilikte öyle…”ne mutlu türküm diyene”…bu sözü eleştiriyosun…adamın kendince öyle güzel bi tanımlaması var ki:) orada bi dayatma yok…orada kendini türk gibi hissedene ne mutlu diyor demek istiyor…Arkadaş milliyetçiliğin evrensel bir tanımı vardır…İlle milliyetçi olmak istiyorsan bu tanım çevresinde dolanmak zorundasın ki huzur içinde yaşayasın..İnsanlar neden kendini ille türk gibi hissetsin..yada ille bişeymiş gibi hisstesin..herkes ülkesine vatandaşlık bağıyla bağlanır..ülkenin yasaları olmassa olmazları vardır..onlara uymakla yükümlüdür insanlar..ortak kültür, ortak dil, ortak bayrak tanımı vardır milliyetçilikte ama ortak din ortak ırk yoktur..sen olmayan şeyleri milliyetçilikmiş gibi gösteremessin…çünkü bu tanımlar milyonlarca şeyin düşünülmesi sonunda oluşuyorlar ki insanlar huzur içinde yaşasınlar diye..7 yaşında başlayıp çocuklara “andımız ” adında türküm doğruyum çalışkanım dettiriyorsun..küçücük çocukları ülkesini ve yaşadığı yerin insanını sevmesini öğretmekten önce ırkıyla övübmesini öğretiyorsun…çocuk 5 sene boyunca hersabah bunu söylüyor..bizim cumhuriyetçi geçinen arkadaşlarda bunu savunuyor…oysa beyin yıkanmışlığından kendini kurtarıp şöyle mantıklaca evrensel boyutlarda düşünse trajik ve komik bi olay..karşıdaki insanın ne demek istediğini anlayın..onu bölücü diye yaftalarken aslında bölünmüş olmaktan ne kadar rahatsız olduğunu görün…kıçınızdan kavramların içini doldurmaya kalkmayın…eğer öyle olursa 70 milyonun yaşadığı bir ülkede 70 milyon milliyetçilik kavramı doğar…böylede birbirini kesmekten başka bi yere varamassın…