Made with love by

İdilonline
8160
post-template-default,single,single-post,postid-8160,single-format-standard,stockholm-core-2.0.2,select-theme-ver-6.1,ajax_fade,page_not_loaded,side_area_slide_with_content,,qode_menu_center,wpb-js-composer js-comp-ver-6.4.1,vc_responsive
Title Image

zabah gözümü açtığımda 13.05 idi..ortama derin bi sessizlik hakimdi..ortalarda dolanmaya başlamışdım ve hala rk dan “senin bu sabahın köründe uyanıp kendini hela etmene dayanamıyorum “klişesi ortamda çınlamamıştı.anama dedim nerde bu adam? dedi at yarışına gitti..te allahım beni de götürecekti..uyandırmaya tenezzül bile etmemiş..at yarışını oynamadan izleyen bi o var heralde ..neyse tam koridordan geçerken bi aynaya bakim dedim..yatakta oluşan saçımı kuaför yapmaya kalksa asla başaramazdı..kıçımda 160 derece dönmüş pijama konu bütünsüzlüğünü tamamlıyordu…4 numara miyoplarımı kısarak yaklaştım aynaya..ne kadarda seksi bakıyordum tanrım öle…bu seksiliği bozan tek şey gözaltımdaki kesekağıtlarıydı..11 saat uyuyunca haliyle dedim kendime..kahretsin bugün de çok datlıyım diye moral verdim kendime..zira allahın yarattığı canlıya çirkin demek hiç bi insan evladına yakışmazdı…derken belkide , görüntüm beni, benim görüntümü gördüğüm şekilde görmüyordur dedim..belkide ben aynadaki görüntümden daha güzel idim..kim bilir?önemli olan benim aynadaki sahte beni nası gördüğüm değil, aynadaki izdüşümün gerçek beni nasıl gördüğüydü…ben aynanın karşısında kendimi nasıl güzel bulabilirim diye felsefe mıçarken, annemin ” yavrucum terliksiz yere basma lafıyla irkildim”…işte bu cümle aynadaki yüzümle ne kadarda ironi içindeydi..bu cümle küççük bebelere söylenirdi…derken ” kahvaltıda ne yicen diye sordu…üzüm dedim..ulan 1000 yıl geçsemeyve gurubunda bile sorsalar üzüm aklıma gelmez…ama bugün kahvaltıyı üzümle yaptım…Annemin bu huyuna hastayım..asla yaptığın, dediğin, istediğin birşeyi sorgulaz..ısrar etmez..üzümleri yıkayıp getirmiş..üzümleri yedim…kahvaltım bitmişti..sonra geri yattım…:):)tam 3 saat bilimkurgu kıvamında rüyalar gördükten sonra uyandım..rk hala piyasada yoktu..dolayısıyla etraf gene sakindi..anam gene sordu “kurufasulye pilav yermisin ” hayır…üzüm yicem dedim…kadın gene sorgulamadan üzüm getirdi..hayatımda bu kadar severek isteyerek üzüm yemedim…neyse dışarı çıktım geldim..tabiside arkadaşlarla yemek yedim..lakin eve geldiğimde annem yemek yermisin dedi..hayır üzüm yicem dedim…kadın gene sorgulamadan üzümü yıkadı getirdi..bütün gün üzüm yiyen yavrusa niye diye sormayan bir ana, keyif için atyarışına giden bir baba, aynayla konuşan bir evlat…huloğğğğğğğ çok şenlikli bir aileyiz..diğer bi merak ettiğim konu bu üzümün bir türlü bitmiyor olması:)