alışkanlıklar
“İnsan her koşula alışan bir varlıktır” demiş Dostayevski.Evet insan gerçekten her koşula alışıyor.Ama alıştığı her koşulu sevmiyor malesef.Alışkanlık dediğimiz kavram insanın ta kendisi belkide.Yani alışkanlıklarınız, sizi kopyalayıp, farklı kaydetmişler gibi:)(artık herşeyi bilişim dilinde açıklar oldum).Yani alışkanlıklarınızla sizin aranızda içerik olarak bi fark yok.Sadece adlar değişik.Alışkanlık ve siz.O yüzden bebeklikten itibaren neye alıştırıldığınız, sonrasında kendiniin nelere alıştığı önemli bi mesele..Hayatımızdaki her türlü doneyi, beyinsel,bedensel,duygusal.v.s alışkanlığa çevirmek aslında an meselesi.An meselesi dedim çünkü bir şeyi alışkanlığa çevirebilmek çok uzun yıllar aldığı gibi, çok kısacık sürelerde de olabiliyor.SÖYLEDİKLERİNİZE DİKKAT EDİN, DÜŞÜNCELERİNİZE DÖNÜŞÜR,
DÜŞÜNCELERİNİZE DİKKAT EDİN, DUYGULARINIZA DÖNÜŞÜR,
DUYGULARINIZA DİKKAT EDİN, DAVRANIŞLARINIZA DÖNÜŞÜR,
DAVRANIŞLARINIZA DİKKAT EDİN, ALIŞKANLIKLARINIZA DÖNÜŞÜR,
ALIŞKANLIKLARINIZA DİKKAT EDİN, DEĞERLERİNİZE DÖNÜŞÜR,
DEĞERLERİNİZE DİKKAT EDİN KARAKTERİNİZE DÖNÜŞÜR,
KARAKTERİNİZE DİKKAT EDİN, KADERİNİZE DÖNÜŞÜR
Gandhi burada kaderle ilgili güzel bi özet çıkamış.MAsumane düşüncelerle çıktığımız döngüyü, alışkanlıkların tetiklediği kaderle noktalarız.Gerçekten belkide güzel kader sahibi olmak güzel alışkanlıklardan geçer..Tam olarak doğru olmasa da..İnsan ne güzel alışkanlık, ne kötü alışkanlık..neye göre güzel kime göre kötü..diye sorguluyor ister istemez..Hayatta asıl amaç mutlu olmak olduğuna göre, mutlu edebilecek alışkanlıklar edinebilmeli insan diye düşünüyoorum bende..Çünkü mutlu insan kimseye zarar veremez kolay kolay..En fazla kendinedir zararı..İşte insanın mutlu olacağım demesiyle mutlu olammasının nedeni bu..Çünkü mutluluk belirli alışkanlıklar sonrasında gelen bi ödül belkide..Herkes güzel şeyleri alışkanlık edinmek ister elbette..Kötü şeyler bir boşluktan alışkanlık ediniliyor genelde..Sonrasında bırakması da güçleşiyor ..Hayatı sorgulayan ve bu alışkanlık dediğimiz kavramı ciddiye alan insanlar, hayatlarına dair kararları daha netlikle verebilirler..Önce karar verip sonra o duruma alışmaya çalışanlar, hayatları boyunca hep bi cenderede, başkalarının mutluluğuna imrenerek yaşamaya mahkumdurlar..hayat bu, insanların gerçekten istemeden alışmak zorunda kaldığı şeyler olabiliyor..Sağlık ve parayla ilgili durumlar gibi…bunların dışında insan sevmediği birşeye dalmamalı, yada hayatına dahil etmemeli…hangi konuda olursa olsun..bir şekilde alışırsın çünkü..hiç irdelemessin bile o işisevip sevmediğini..hayatından çıktığında bütün dengelerin bozulacağına inanırsın..bu doğrudur ama severek alışştığın işler için..ister sev ister sevme alışkanlığı bırakmak zordur…özetle severek edinilen alışkanlıklar mutluluk, gerisi cehennem getirir..Bunu kısa vadede farketmessin bile..
Sanırım Biyoinformatiği neden bıraktın?İmkanları çok güzeldi…Cümlelerinin cevabını verdim..Bu bölümde hem başarısızdım.Ama çalışsaydım başarılı olabilirdim.Fakat başarılı olsam kaç yazar.Düşünsene onca emekle bitireceksin ama asla seni ifade etmeyecek bir bölüm.Sonra işini ona göre belirleyeceksin..falan filan..dediğin gibi alışırıdm ama nasıl alıştığın çok önemli..Boşver şimdiki bölümü severek bitirdim..böylesi daha iyi