Made with love by

İdilonline
6360
post-template-default,single,single-post,postid-6360,single-format-standard,stockholm-core-2.0.2,select-theme-ver-6.1,ajax_fade,page_not_loaded,side_area_slide_with_content,,qode_menu_center,wpb-js-composer js-comp-ver-6.4.1,vc_responsive
Title Image

İnsanın olduğu her yerde yanılma payı, illaki vardır..ama insanlar hep genellemeler üzerine konuşur..yazar…ne bileyim esas olan şey genelde genellemelerdir..ne kadar yanlış desek de, doğruluk payı içerirler..:)Dünyada mı böyle, insanların geneli mi bu psikoloji de yoksa bizim gibi herşeyi sorun yapan ülkelerde mi böyle bilmiyorum…HErkes birbiriyle yarış halinde….Farkında değiller belki de..5 10 sene önce ben de benzer davranışlar sergilerdim..Ama bugün etrafıma donuk donuk bakıyorum sadece…Öyleki bazen duyarlılığımı kaybeder miyim diye korkuyorum…HErkes hayatına imrendiği bir kişinin, ulan herşeyi nasıl yoluna koyduğu dediği bir kişiyi örnek almış, yada kişileri, öyle onun hayatını yaşayarak sürükleniyor..Kendince birşeyleri kazanıyor belki ama kaybettiklerini hesaplasa zararda…SAnki kendisi de aynı şeyi yaparsa ,aynı onun gibi mutlu olacak…İnsaoğlu kuyruğu hep dik tutma eğiliminde..içinde mutsuz bile olsa, dışarı yansıtamak için çok mutlu havası veriyor kendine..Oysa mutluluğu da mutsuzluğuda paylaşmanın hafifletici etkisini farketse…Sanki çok iyi işi var, sevgilisine ayılıp bayılıyor, aşık…Etrafta olup biteni çabuk algılayan biriysen bu yalan dolanlığı farkediyorsun…ve bir şeyin ne kadar gerçek olduğunu da…Ve gerçek olmayan hiçbir şey senin ilgini çekmiyor..HErşey ne kadar başta güzel, oyun gibi görünse de, bütün sır rutinde gizli…Çünkü işin o heyaceanı bittiğinde rutine döndüğünde, kafan hep nerede kaldıysa gene ordan işlemeye başlar…Ama zaman epeyce geçmiştir..ne geriye gitmeye yüzün olur, ne de elindekileri kaybetmeye cesaretin…Cesaretin olmaz çünkü seni elindeki geçmişin unuturken oyalandığın yegane şeydir..Eğer bunların farkındalığını yaşıyorsan bu işlere asla dalmıyorsun..Gerçek olmayan birşey eni sonu dökülür pul pul..herşey için bu böyle…İnsan birine üzülürken aslında ona değil , kendini onun yerine koyarak kendine üzülüyor..Birinin cenazesine gittiğinizde onu toprağa atarken içiniz fenalaşır…İşin en gerçek tarafı kendinizin oraya atıldığınızı hissetmenizdir..bu ölen kişiye üzülmediğiniz anlamında birşey değil…bilakis bir insanın yokluğu öyle anlık farkedilen bir durum değildir..onun üzüntüsü zaman geçtikçe perçinlenir..aslında zaman daha çok hatırlatır..sadece duruma alıştırır zaman , bi çeşit uyuşma hali…yani bu örneği herşeye dağıtabiliriz..hepsindeki piskoloji buna benzer bir psikoloji..İşte bazen koşullar uygun olmadığında, hödük bir çevrede yaşadığında insanlar gerçekten istediklerini yapamıyorlar..hergün mezara girip girip çıkıyorlar…”saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi ” derken can yücel , ben onu çok iyi anlıyorum…insan kendi ölürken birini var etmeye çalışıyor…o varolsunki ona tutanayım diyor..ASlında kafasında biri için ölürken, başka başka insanlara bonkörce sevgi dağıtıyor…Aslında kondurduğu her bir öpücük, söylediği her bir sevgi sözcüğü kafasındakine sağlamca attığı bir darbe…”Birini Unutmak Zorundaysanız Bunu Sindire Sindire Yapın.
Çünkü Aklın Zamansız Öldürdükleri,Yürekte Amansız Dirilirler”….demiş paul aster..İşte birinin sana bu psikolojideyken ilgilendiğini görüyosan topuklayarak kaçıyorsun..gerçek olmayan birşeyle kendini kandırmıyorsun..bir insanın kafasında olmadıktan sonra yanında olmanın bi anlamı yok benim için…Herkes güzel şeyler söyleyebilir, herkes herkesle huzur içinde çıkabilir…ama sevmek zor iş..insan çok sıradan bir bakışın kendisine, yalnızca kendisine ait olacak kadar özel olduğunu anlıyor.. onca güzel sözün aslında hiç de kendisine ait olmadığını anladığı gibi.İnsanların elleine bir fırsat geçsin, sevdiklerinin kollarına koptur koptur gitmezlerse ben adam değilim..insanın enerjisini sömüren mal bi konu bu konu..ortada gerçek bir sevgi varsa başka biri araya giremiyor , ben onu bilir onu söylerim..fiili olarak olup olmaası işin sadece aldatan kısmı..o yüzdennnn tanrı bizi aklında başkaları olan insanlardan korusun…er geç olan sana olur.sen o iki insan arasındaki bağı anlayamassın çünkü ….ne bileyim öylesine içimden geldi yazdım…sonuç da makinalı gibi 5 dakikada yazılan yazı kopuk kopuk oluyor..işte sevgili arkadaşım bütün bunları yazma nedenim, bazı kıskandırma şekilleri insanda sinir değil , karşıdakine acıma hissi uyandırır…Çünkü o insana ettiği her iltifat, her sevgi sözcüğü aslında sana inat olsun diyedir…Seni sevmezse böyle bişey yapmayacağından emin olabilirsin…DEmek ki o anda seni ne kadar özlediyse, kıskandıysa, kendi içinde ölürken elinin altındakini diriltme çabasında..Eline bi fırsat geçse boynuna atlar sarılır saatlerce..:)herşey için bu yorumu yapmam..herşeyi üstüne alınmak gibi bir mallıktan da bahsetmiyorum..ama bu durum cidden öyle bi durum…Sen de onu kıskandır diyen mal kadınlara aldırma…Böyle salak saçma yapmacık davranışlar asla işe yaramaz…gerçekten sevdiğin bir insanı kıskandırmaya çalışmak da çok cocukca…saçma…ne bilim cidden vicdansızlık…belki işe yarar bi tarafı vardır psikolojide falan bilmiyorum ama ben ilişkilerde saflığın önemli olduğunu düşünüyorum…çakallığın girdiği ilişkilerin çok bağlayıcı tarafı olduğunu düşünmüyorum…(kesin LANNNNNNNNN nasıl çaktın bu durumu diyeceksin…bennnnn çakarııımmmmmmmmmmmm:)(bir insan gerçekten sevdiği insana karşı ancak bu kadar inat yapabilir:)bişe biliozki sana akıl verioz kızım…yaaa sen benden gizlesin ama ben 5 dakikada dönen dolabı farkederim…ben kendimle de ilgili aynı şeyleri hissettim vaktinde..:)hem sosyal medya pis birşey onsuz olmuyor onunla da takmayım desende seni etkiliyor..Ama uzaktayken insanlar birbirini çok yıpratıyor..bi defa yanında olmamanın uzak olmanın verdiği bir hırçınlıkla başlıyorsun cümlelerine..sonra ona yakın olan herkesi kıskanmaya başlıyorsun, sonra elinden bişe gelmiyor ve saldırıyorsun..olacağı varsada oldurmaz abicim o sosyalmedya:):)sen bakma miletin asıl aşk platonik tek kişilik dediğine…onda ne var sevilmeyen adam ergeç vazgeçer…bildiğin 2 kişilik..hatta öyle 2 kişilik ki, bir dirheminin eksilmesine tahammül edememe hali:):)yaaaaaaaaa:)