Made with love by

İdilonline
7825
post-template-default,single,single-post,postid-7825,single-format-standard,stockholm-core-2.0.2,select-theme-ver-6.1,ajax_fade,page_not_loaded,side_area_slide_with_content,,qode_menu_center,wpb-js-composer js-comp-ver-6.4.1,vc_responsive
Title Image

”Kentlerin kasabaların, köylerin meydanlıklarında birtakım çöplerin, pisliklerin ve gübrelerin yığıldığını görenler, “bunlar sağlık kurallarına aykırıdır; ne rezalettir bu böyle?” diye ‘ feveran ederler. Şimdi siz, evlat sahibi anne-babalar!.. Bir kere düşününüz. Kendi vicdanınıza danışarak bir karar ‘ veriniz. İçinde bulunduğu aile çevresi ve havası çocukların kişiliklerinin sağlıklı bir şekilde oluşmasında ne derece olumludur?
Çocuklara, “yalan söyleme, yaramazlık yapma, bu hareket kötüdür, nefret uyandırır, günahtır,” gibi nasihatlerde bulunurlar, ama bu nasihatleri veren kişiler birbirlerini aldatırlar. Çocukları aldatırlar ve yine çocuklara “kimseyi incitmeyiniz, nezaketli veterbiyeli olunuz,” derler. Ancak kendileri bu kurallara uymayı düşünmezler. Çocuklar aldatılmayı çabuk farkederler. Önce hayret ederler. Anne babalarının kendilerine kötü ve günah diye gösterdikleri şeyleri nasıl olup da bizzat kendilerinin işlediklerini anlayamazlar.
Sonuçta kendilerinde şu kanaat oluşur: “Anne-babalar böyle söyler, başka türlü davranırlar!” Bu nedenle anne-babanın sözlerine karşı çocukların güveni kalmaz. “Şunu yapın, bunu yapmayın” türünden nasihatlere artık aldırış etmemeye başlarlar. Öte yandan anne-baba da çocuklarının daha küçük olmalarına rağmen kendilerine itaat etmediklerinden ve asi olmalarından şikayet ederler. Oysa ki, çocukların bu hale gelişine kendileri neden olmuşlardır, ama farkında bile değillerdir.
Çocukların azarlama, kınama ve cezayla itaatkar ve sevgi dolu olabileceklerini sanmayın. Onların yanında öyle davranınız ki, sizin meziyetlerinizi bizzat görerek sizi sevmeye başlasınlar.”
Beyaz Zambaklar Ülkesinde – Gregory Petrov