eminim Ademle Havvadan beri tarışılıyordur bu konular
http://www.nuranyildiz.com/haberturk_com_2009_01_23.html
işyerinde yazısının okunmasıyla erkekler arasında bir tartışma başladı.Ben bir bayan olarak fikrimi söylemeye tırstım:)O nedenle fikirlerimi sakin sakin buradan yazayım dedim:)B…arkadaşım sende blogunu bitir sende yaz.Buradan atışalım:)
Bir kere hiç bir kadın kanında mikrop olan bir erkeğe bulaşmak istemez.Aşık olur sever ,o model çıkarsa şansına,tabi acı çeker.50000000000000
çeşit hayat olduğunu düşünürsek,bunlarda o hayatı benimseyen insanlardan bazıları.İnsanın kendine verdiği zararı hiç kimsenin verebileceğini düşünmüyorum.Kanında mikrop taşıyan erkek ve kadınların (cins ayrımı yapmanın bir faydası olduğunu düşünmüyorum)
doğru mu,yanlış mı ona karar vermek bize düşmez.Neye göre kime göre doğru?Bize uyarsa yaşarız ,uymazsa terkederiz.Ama gerçek olan şu ki,hayatta herşeyin ama herşeyin bedeli vardır.Tabiki böyle bir yaşantının bedelini de ödemeyi göz almışlardır hiç şüphesiz.Benim tahminim yada gözlemim herneyse(tamamen kendi düşüncem,doğruluk derecesi 0 bile olabilir),bu yaşantı oldukça kolay, dertsiz ,tasasız bir yaşantı şeklidir.Sonuçta kimsenin sorumluluğunu almak yok,bağlılık yok v.s v.s.Bunu benimseyebilmek içinde çok bencil olmak gerekir.Kendinden başkasını sevemeyecek kadar.Böyle insanlar aileleri hayattaysa,ceplerinde hatırı sayılır bir para varsa (paraya değiniyorum çünkü parasız bu hayatı yaşamak zor)ve sağlıkları yerindeyse asla ve asla birine ait olmayı kabul etmezler.Aile ihtiyaç duydukları önemsenme ,sevgiyi ve aidiyet duygusunu karşılar.Para ve sağlık güven verir.Her karşı cins onlarındır.Günlerini gün ederler.(ağustos böcekleri gibi keyiften ötmekten bir müddet sonra infilak etmeleri gibi:).Bu hayatı yaşarken nice insanın canını yaktıklarından,olgunlaşmaya başladıkça kendilerinden tiksinirler zaman zaman.Ve hiç kimsenin de kendilerini sevmediği ve sevmeyeceği psikolojisine tutulurlar.Buda derin bir yanlızlık duygusunu getirir.(tahminim).Akabinde karşı cinse karşı derin bir güvensizlik hissi.Ya maskülist olurlar ya da feminist.Ne vakit anne babayı kaybederler (bu herkes için geçerli,tek bu hayatı benimsemişler için değil),o vakit başlar işte dank etme evreleri.Aidiyet duygusu son bulmuştur.Artık ait oldukları birşey kalmamıştır.Kimsenin beyninde bir yer teşkil etmezler.Birden flim şeridi gibi geçer sevip üzdükleri kadın-erkekler.Ellerindeki bütün serveti,sevdikleriyle uyanabilmek için dökeceklerdir de artık geç kalınmıştır.Böyle bir yaşantıyı benimseyenlerin çoğu erkek olsada (yazı da dendiği gibi),kadınlarda çok fazla .Erkeklerden daha beter erkek gibi yaşayan.(tercih meselesi.Ama kadını erkeği yok onların ödeyeceği bedellerde aynı.Herkes bilir sonunu düşünmezse böyle yaşamayı).Kadınlar olarak erkeklerle bu konuda yarışmayı uygun bulmuyorum.Sonuçta çok ağır psikolojik bedelleri var.Kadın ve erkek mizaç olarak birbirinden çok farklı.Kadın erkekle yarışmaya kalktığında,güzel olan naif,sevimli,kırılgan tarafını yitiriyor.(ki hiç bir kadın bunları yitirmemeli).Her kadının hayatına böyle illet bir erkek girebilir ama herkesi aynı kefeye koyup feminist olmamak gerekir.Sonuçta kendimize zarar.Zaman zaman kızıp söylenilsede erkeklere,olaya insan diye bakmak gerekir.Kadın erkek birbirini tamamlayan,eksiklerini gideren ikilidir.(bunları içten söylüyor ve savunuyorum.Çünkü amaç çözümse böyle olmalı.Yoksa kısır döngüye girip sabaha kadar tartış bir sonuca varamazssın).Hanım efendiliğini her daim koruyan bir kadının önünde,seven erkek saygıyla eğilir bir daha da doğrulmaz:)bundan eminim:)Başımıza gelen bir vukuat için (bir diyorum.Eğer ikincisi geliyorsa o bizim hatamızdır) bir ömür boyu karşı cinse agrasif olmamak gerekir.