Made with love by

İdilonline
9134
post-template-default,single,single-post,postid-9134,single-format-standard,stockholm-core-2.0.2,select-theme-ver-6.1,ajax_fade,page_not_loaded,side_area_slide_with_content,,qode_menu_center,wpb-js-composer js-comp-ver-6.4.1,vc_responsive
Title Image

bugün okudum bu yazıyı ..bir parçasını koymak istedim..
Öyle ya! Minicik bir aralıktan en korunaklı mekanlara bile “hırsız” girebilir. Sırça fanus içinde özenle saklanan ruhlar bile kötülüğe meyledebilir. Kötülüğün ne olduğunu merak eden kişi arayışının nihayetinde karşısında devasa bir ayna bulabilir… Yani? İnsan çok isteğini sandığı bir şeyi aslında o kadar da umursamıyor olabilir, kalbinin en mahrem köşesinde aklının ucundan bile geçmediğini sandığı şeyleri arzulayabilir, gerçekle yüz yüze gelince o ağırlığa katlanamayarak kendini imha edebilir; bütün bunlar olabilir. Her şey insan için, bizim için, öyle değil mi?
Gülenay Börekçi